Çalışma Alanlarımız

Ceza hukuku, toplum düzenini korumak, suç işlenmesini önlemek ve suç işleyenlere yaptırım uygulamak amacıyla devletin koyduğu kurallar bütünüdür. Ceza hukukunun temelinde, bireylerin hak ve özgürlüklerini koruma ve toplumsal barışı sağlama yönünde bir işlev görür. Bu hukuk dalı, genellikle kamu hukukunun bir parçası olarak kabul edilir ve devletin yargı gücünü temsil eder.

Ceza hukukunun iki temel unsuru vardır: suç ve ceza. Suç, yasalarla yasaklanmış ve belirli bir cezayı gerektiren eylem veya davranıştır. Ceza ise, suç işleyen kişiye uygulanan ve onun özgürlüğünü kısıtlayan veya başka haklarını elinden alan yaptırımdır. 

 

Modern ceza hukukunda bir suçtan bahsedebilmek için öncelikli olarak hukuka aykırı bir fiilin varlığı şarttır. Nevzat TOROSLU'nın Ceza Hukuku kitabında bu durumu şöyle açıklamaktadır:

​

    “Hukuka aykırı fiil veya suç, modern ceza hukukunun vazgeçilmesi mümkün olmayan temelini oluşturur. Gerçekten de fiilden vazgeçilmesi halinde terörcü ve özgürlükleri yok edici, yani bireyin tasavvurlarına, iç davranışlarına, subjektif durumlarına, belirtisel (symptomotique)  davranışlarına veya şüphelere dayanan ve dolayısıyla, ortada suç olmasa bile, bireyin tehlikeliliğini esas alarak onu yaptığından ötürü değil, oluş biçiminden ötürü takip eden bir ceza hukuku ortaya çıkar.”

Ceza hukukunun uygulanmasında, temel ilkelerinden biri suçsuzluk karinesidir. Bu ilke, bir kişinin suçlu olduğunun kanıtlanana kadar suçsuz kabul edilmesini ifade eder. Ayrıca, ceza hukukunda, kanunların geriye yürümezliği ilkesi geçerlidir; yani bir kişi, işlediği tarihte suç olmayan bir eylemden dolayı cezalandırılamaz.

Ceza hukukunun diğer önemli bir ilkesi ise, orantılılık ilkesidir. Bu ilke, uygulanan cezanın işlenen suçun ağırlığına uygun olması gerektiğini belirtir. Orantısız cezalar, adaletin sağlanması açısından uygun görülmez.

Ceza hukukunun uygulanmasında, yargı organları ve güvenlik güçleri önemli rol oynar. Polis, savcılık ve mahkemeler, suçların soruşturulması, kovuşturulması ve yargılanması süreçlerinde görev alır. Bu süreçler, adil yargılanma hakkı, savunma hakkı ve kanuni haklar gibi temel insan haklarına saygı gösterilerek yürütülmelidir. 

Ceza hukuku, aynı zamanda, uluslararası boyutta da önem taşır. Uluslararası suçlar ve terörizm gibi konular, uluslararası ceza hukukunun çalışma alanına girer. Bu alanda, uluslararası sözleşmeler ve anlaşmalar, suçların önlenmesi ve cezalandırılması konusunda ülkeler arası iş birliğini teşvik eder.

Sonuç olarak, ceza hukuku, toplumun huzur ve güvenliğini sağlamak için vazgeçilmez bir role sahiptir. Bireylerin ve toplumun korunması, adaletin tesisi ve hukukun üstünlüğünün sağlanması, ceza hukukunun temel amaçları arasındadır. Bu nedenle, ceza hukukunun etkin bir şekilde uygulanması, demokratik ve hukuk devletinin temel taşlarından biridir.