6284 Sayılı Kanun Rehberi: Tedbirler, Süreçler ve Sık Sorulan Sorular

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, Türkiye'de şiddete uğrayan veya şiddet görme tehlikesi altında bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarının korunmasını amaçlayan hayati bir yasal düzenlemedir. Bu kanun, yalnızca bir metin olmanın ötesinde, bireylerin en temel haklarından olan yaşama ve güvende olma haklarını güvence altına almayı hedefler ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması yolunda atılmış önemli bir adımdır. Bu makalede, 6284 sayılı kanunun temel unsurları, şiddetin tanımı, sağladığı koruyucu ve önleyici tedbirler ile başvuru süreçleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.  

1. Şiddet Nedir? Kapsamı ve Türleri

Kanun, şiddeti oldukça geniş bir perspektiften ele alır ve sadece fiziksel saldırılarla sınırlı tutmaz. Fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik veya sözlü yollarla bir kişiye zarar verilmesi, tehdit edilmesi, baskı uygulanması veya özgürlüğünün keyfi bir şekilde kısıtlanması da şiddet kapsamına girer. Bu tür eylemler toplumsal, kamusal ya da özel alanlarda meydana gelebilir. Hem uluslararası anlaşmalar hem de Türkiye'deki yasalar kadına yönelik şiddeti bir insan hakkı ihlali olarak görür ve bu şiddeti önlemeyi amaçlar.

Başlıca Şiddet Türleri:

Fiziksel Şiddet: Kişinin beden bütünlüğüne yönelik her türlü saldırıyı (vurma, itme, yaralama vb.) ifade eder.  

Cinsel Şiddet: Kişinin rızası olmaksızın cinsel içerikli eylemlere maruz bırakılması, cinsel dokunulmazlığın ihlalidir.  Tecavüz, cinsel taciz, zorla evlendirme gibi eylemler cinsel şiddettir.

Psikolojik Şiddet: Sürekli aşağılama, tehdit, hakaret, sürekli eleştirmek, kıskançlık yapmak, arkadaşlarından ve ailesinden uzaklaştırmak, yalnızlaştırma gibi kişinin ruhsal bütünlüğünü bozan, özgüvenini zedeleyen her türlü tutum ve davranışı içerir.

Ekonomik Şiddet: Kişinin maddi kaynaklarından yoksun bırakılması, çalışmasına engel olunması, parasının kontrol edilmesi gibi mali bağımsızlığını kısıtlayan eylemlerdir.

Tek Taraflı Israrlı Takip (Stalking): Birini sürekli takip etmek, rahatsız etmek, onunla iletişim kurmaya çalışmak veya huzurunu kaçırmak demektir.

Kadın Ticareti: Kadınların insan tacirleri tarafından zorla çalıştırılması, hiz­met ettirilmesi, fuhuş yaptırılması, esaret altına alınması ya da vücudundaki organları vermesi için tehdit, baskı, zor kullanılarak veya mağdurun çaresizliğinden yararlanma ve aldatma ile kaçırılarak ülke dışı­na ya da ülke içinde başka bir yere götürülmesi ve bulundurulması gibi eylemlerdir.

Flört Şiddeti: İlişkinin başlangıcında veya flört aşamasında partnerin uyguladığı her türlü şiddettir. Bu fiziksel, duygusal, cinsel veya ekonomik olabilir.

Dijital Şiddet: Cep telefonu, internet ve sosyal medya vb dijital medya araçlarıyla yapılan şiddettir. Siber zorbalık, tehdit, taciz, özel bilgileri yayma, aşağılayıcı paylaşımlar yapma gibi davranışlar dijital şiddettir. 

2. Kanunun Sağladığı Önleyici ve Koruyucu Tedbirler

6284 sayılı yasa, şiddetin önlenmesi ve şiddet mağdurlarının etkin bir şekilde korunması için hem önleyici hem de koruyucu nitelikte çeşitli tedbirler sunmaktadır.

Önleyici Tedbirler: Şiddetin ortaya çıkmasını veya tekrarlanmasını engellemeye yönelik tedbirlerdir.  

Koruyucu Tedbirler: Şiddet mağdurunun güvenliğini sağlamak ve ona destek sunmak amacıyla uygulanan tedbirlerdir. Bu tedbirler, mağdurun barınma ihtiyacından psikolojik destek hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede güvence sunar ve mağdurun acil durumlarda korunmasına ve iyileşme sürecine önemli katkılar sağlar.  

Tedbir kararları, durumun aciliyetine göre farklı merciler tarafından verilebilir. Gecikmesinde sakınca bulunan ivedi durumlarda kolluk amirleri (polis, jandarma), diğer durumlarda ise mülki amirler (vali, kaymakam) ya da hâkimler tarafından bu kararlar alınabilir. Bu sayede şiddet mağdurlarına hızlı ve etkin bir koruma sağlanması amaçlanır.  

2.1. Mülki Amir Tarafından Verilebilecek Koruyucu Tedbirler

Vali veya kaymakam gibi mülki amirler aşağıdaki koruyucu tedbir kararlarını alabilirler:

Mağdura ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklarına uygun bir barınma yeri sağlanması.  

Geçici maddi yardım yapılması.  

Psikolojik, mesleki, hukuki ve sosyal alanlarda rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi.  

Hayatî tehlike bulunması hâlinde, geçici koruma altına alınması.  

Gerekli durumlarda, çocuğu olan şiddet mağdurlarının çalışma yaşamına katılımını desteklemek amacıyla belirli bir süreyle kreş imkânı sağlanması.  

Not: Barınma ve geçici koruma altına alma kararları, acil ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kolluk amirleri tarafından da verilebilir. Ancak bu kararların en geç ilk iş günü içinde mülki amirin onayına sunulması gerekir. Mülki amir tarafından 48 saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.   

2.2. Hâkim Tarafından Verilebilecek Koruyucu ve Önleyici Tedbirler

Hâkimler, şiddet mağdurları için hem koruyucu hem de şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişi hakkında önleyici tedbirlere hükmedebilirler.  

2.2.1. Hâkim Tarafından Verilebilecek Koruyucu Tedbirler:

·         Mağdurun işyerinin değiştirilmesi.  

·         Kişinin evli olması hâlinde, müşterek yerleşim yerinden ayrı bir yerleşim yerinin belirlenmesi.  

·         Tapu kütüğüne "aile konutu şerhi" konulması (diğer eşin rızası olmadan konutla ilgili bazı işlemlerin yapılmasını engeller).

·         Mağdur için hayati tehlike bulunması ve bu tehlikenin engellenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde, Tanık Koruma Kanunu hükümleri doğrultusunda ve mağdurun rızasıyla kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi.  

2.2.2. Hâkim Tarafından Verilebilecek Önleyici Tedbirler (Şiddet Uygulayana Yönelik):

·         Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması.  

·         Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi.  

·         Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması.  

·         Çocuklarla kişisel ilişki kurmasının sınırlandırılması ya da tümüyle kaldırılması.  

·         Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.

·         Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi.  

·         Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair suretlerle rahatsız etmemesi.  

·         Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi.  

·         Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi.  

·         Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisindeyken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde ise hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması.  

Not: Acil ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yukarıdaki (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler (tehdit ve hakarette bulunmama, uzaklaştırma, konuta-okula-işyerine yaklaşmama, çocuklarla kişisel ilişkinin düzenlenmesi) ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri, evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından 24 saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar. 

Hâkim ayrıca, gerekli gördüğünde Çocuk Koruma Kanunu'nda yer alan destekleyici tedbirler ile Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca velayet, nafaka ve kişisel ilişki kurulması konularında da karar verebilir. Şiddet uygulayan kişi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan kişiyse ve hakkında bir nafaka hükmü yoksa, hâkim mağdurun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak tedbir nafakası ödenmesine de hükmedebilir.  

2.3. Tedbir Kararlarının Verilmesi, Tebliği ve Gizlilik İlkesi

Tedbir kararı, şiddet mağdurunun kendisi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkilileri, kolluk kuvvetleri veya Cumhuriyet savcısının talebi üzerine verilebilir. En yakın ve erişilebilir hâkim, mülki amir veya kolluk birimi bu talepleri kabul etmekle yükümlüdür.  

Tedbir kararı ilk defasında en fazla altı ay için verilebilir.  

Ancak, şiddet veya şiddet uygulanma tehlikesinin devam ettiğinin anlaşılması hâlinde, tedbirlerin süresinin veya şeklinin değiştirilmesine, bu tedbirlerin kaldırılmasına veya aynen devam etmesine karar verilebilir.  

Önemli bir nokta, tedbir kararı verilmesi için şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmamasıdır; mağdurun beyanı çoğu zaman yeterli kabul edilir.  

Verilen karar, hem mağdura hem de hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayana tebliğ edilir. Kararın tebliğinde, karara aykırı davranması halinde zorlama hapsine tabi tutulacağı ihtarı da yapılır.  

Gerektiğinde, mağdurun ve diğer aile bireylerinin kimlik bilgileri veya adresleri gibi önemli bilgileri gizli tutulur ve resmi kayıtlarda yer almaz. Mağdurun güvenliği için kişisel eşyaları ve belgeleri de kolluk kuvvetleri aracılığıyla kendisine ulaştırılır.  

2.4. Karara İtiraz Hakkı

Verilen tedbir kararlarına karşı, kararın tebliğ veya tefhim edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde ilgili aile mahkemesine itiraz edilebilir. Mahkeme tarafından itiraz üzerine verilen kararlar kesindir, yani bu kararlara karşı başka bir kanun yoluna başvurulamaz.  

2.5. Tedbir Kararına Aykırılık ve Sonuçları

Hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayıcının, bu kararın gereklerine aykırı davranması durumunda, fiili bir suç oluştursa bile, ihlalin niteliğine göre hâkim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur. Tedbir kararının gereklerine aykırılığın her tekrarında, zorlama hapsinin süresi on beş günden otuz güne kadar uzayabilir. Ancak, zorlama hapsinin toplam süresi altı ayı geçemez.   

3. Başvuru Süreci ve Destek Alınabilecek Yerler

Şiddete maruz kalıyorsanız veya kalma tehlikeniz varsa, yalnız değilsiniz. Kanunun sağladığı korumadan faydalanmak için aşağıdaki mercilere başvurabilirsiniz:

Doğrudan Kolluk Kuvvetleri: Polis Merkezleri, Jandarma Karakolları. Acil durumlarda 112 (Polis İmdat/Jandarma İhbar) aranabilir.

Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM): Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı bu merkezler, şiddet mağdurlarına yönelik rehberlik, danışmanlık, barınma gibi birçok hizmeti koordine eder.

Cumhuriyet Başsavcılıkları ve Aile Mahkemeleri: Dilekçe ile doğrudan başvuru yapılabilir.

Sağlık Kuruluşları: Şiddet sonucu yaralanma varsa, sağlık raporu almak önemlidir ve sağlık personeli de gerekli yönlendirmeleri yapabilir.

Baroların Adli Yardım Büroları ve Kadın Hakları Merkezleri: Ücretsiz hukuki destek ve danışmanlık sağlayabilirler.

Sivil Toplum Kuruluşları: Kadın örgütleri ve diğer ilgili STK'lar da danışmanlık ve destek hizmetleri sunmaktadır.

Unutmayın, tedbir kararı talebinde bulunmak için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmez ve süreçler gizlilik içinde yürütülür.

Sonuç

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, yalnızca kadınları değil, aynı zamanda çocukları, diğer aile bireylerini ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarını da koruma altına alan çok yönlü ve güçlü bir yasal düzenlemedir. Şiddeti tüm boyutlarıyla ele alması, mağdurlara hızlı ve etkili tedbirler sunması, başvuru süreçlerini kolaylaştırması ve gizliliğe önem vermesi açısından, Türkiye'de şiddetle mücadelede ve mağdurların güçlendirilmesinde kilit bir role sahiptir. Kanunun etkin bir şekilde uygulanması ve toplumsal farkındalığın artırılması, daha güvenli bir toplum inşa etme yolunda atılacak en önemli adımlardandır.

 Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Soru 1: Boşanma davası açılmamış olsa bile, 6284 sayılı Kanun kapsamında çocuklar için geçici velayet düzenlemesi talep edilebilir mi?

• Evet, şiddet gören veya görme tehlikesi altında bulunan ve çocuğu olan kişiler, henüz boşanma davası açmamış olsalar dahi, 6284 sayılı Kanun kapsamında çocukları hakkında geçici velayet talebinde bulunabilirler.

Soru 2: 6284 sayılı kanun sadece kadınları mı kapsar, erkekler de bu kanundan yararlanabilir mi?

• Kanun, adında "Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi" ifadesi geçmekle birlikte, sadece kadınlara yönelik değildir. Şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadınlar, çocuklar, diğer aile bireyleri (örneğin yaşlılar, erkekler) ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurları bu kanunun sağladığı koruma tedbirlerinden yararlanabilir. Kanun, cinsiyet ayrımı yapmaksızın şiddet mağduru olan herkesi korumayı hedefler.

 Soru 3: Çocuğum şiddete tanık oluyor veya maruz kalıyor, onun için ne yapabilirim? 18 yaşından küçükler şikayette bulunabilir mi?

• Evet, 6284 sayılı kanun çocukları da koruma altına alır. Çocuğunuz şiddete maruz kalıyorsa veya tanık oluyorsa, onun adına koruyucu ve önleyici tedbirler talep edebilirsiniz. 18 yaşından küçükler de doğrudan veya yasal temsilcileri (ebeveyn, vasi vb.) aracılığıyla ya da öğretmenleri, yakınları gibi bildirim yükümlülüğü olan kişiler aracılığıyla şikayette bulunabilir ve koruma talep edebilirler. Çocuğun üstün yararı her zaman göz önünde bulundurulur.

Soru 4: Şiddet gördüğüme dair şikayette bulunursam bu durum herhangi bir resmi kaydıma (sicilime) işler mi?

• Şiddet mağduru olarak yaptığınız başvurular veya aldığınız koruma tedbirleri, sizin adli sicil kaydınıza (sabıka kaydı) işlemez. Mağduriyetiniz sizin bir suç işlediğiniz anlamına gelmez. Aksine, kanun mağdurların kimlik bilgilerinin ve adreslerinin gizli tutulmasını da sağlayabilir.

Soru 5: Tedbir kararı için darp raporu veya başka bir kanıt sunmak zorunlu mu?

• Hayır, 6284 sayılı kanun kapsamında koruyucu veya önleyici tedbir kararı alınabilmesi için delil veya belge (darp raporu dahil) sunma zorunluluğu yoktur. Mağdurun beyanı esas alınarak ve durumun aciliyeti göz önünde bulundurularak hızla karar verilebilir. Ancak, eğer bir darp raporu veya başka kanıtlar varsa, bunlar sürece eklenebilir ve dosyanızı güçlendirebilir.

Soru 6: Uzaklaştırma kararı (önleyici tedbir) nasıl ve kimler tarafından alınır?

• Uzaklaştırma gibi önleyici tedbir kararları, şiddet mağdurunun veya ilgili kurumların talebi üzerine hâkim, mülki amir (vali, kaymakam) veya gecikmesinde sakınca bulunan acil durumlarda kolluk amirleri (polis, jandarma) tarafından verilebilir. Başvuru için en yakın polis merkezine, jandarma karakoluna, ŞÖNİM'e, Cumhuriyet Savcılığı'na veya doğrudan Aile Mahkemesi'ne başvurabilirsiniz.

Soru 7: Tedbir kararı ne kadar sürede çıkar ve geçerlilik süresi ne kadardır?

• Kanun, kararların mümkün olan en kısa sürede verilmesini hedefler. Acil durumlarda kolluk kuvvetleri derhal müdahale edebilir. Tedbir kararları ilk defasında en fazla altı ay için verilir. Ancak, şiddet veya şiddet tehlikesi devam ediyorsa, mağdurun veya Bakanlık yetkililerinin talebi üzerine sürenin uzatılması veya mevcut tedbirlerin değiştirilmesi mümkündür.

Soru 8: Verilen tedbir kararına itiraz edilebilir mi?

• Evet, hem hakkında tedbir kararı verilen kişi (şiddet uygulayan) hem de tedbir talep eden kişi (mağdur), kararın kendilerine tebliğ veya tefhim edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde Aile Mahkemesi'ne itirazda bulunabilir. Mahkemenin itiraz üzerine verdiği karar kesindir.

Soru 9: Şikayetten vazgeçersem ne olur? Tedbir kararı veya dava düşer mi?

• 6284 sayılı kanun kapsamında alınan tedbir kararları, kamu düzeniyle ilgili olduğundan, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi otomatik olarak tedbir kararının kaldırılacağı anlamına gelmez. Tedbirin devam edip etmeyeceğine yine yetkili merci (genellikle mahkeme) karar verir. Eğer şiddet eylemi aynı zamanda Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç teşkil ediyorsa (örneğin kasten yaralama, tehdit, hakaret), bazı suçlar şikayete bağlıdır ve vazgeçme durumunda ceza davası düşebilir. Ancak, özellikle eşe, kardeşe, altsoy veya üstsoya karşı işlenen kasten yaralama gibi bazı ciddi suçlarda, şikayetten vazgeçilse bile kamu davası devam edebilir. Bu nedenle her durumun ayrıca değerlendirilmesi gerekir.

Soru 10: Tedbir kararına uyulmazsa ne gibi yaptırımlar uygulanır?

• Hakkında önleyici tedbir kararı verilen kişi (şiddet uygulayan), kararın gereklerine aykırı davranırsa, ihlalin niteliğine göre hâkim kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur. İhlalin her tekrarında bu süre on beş günden otuz güne kadar uzayabilir. Ancak zorlama hapsinin toplam süresi altı ayı geçemez.

Soru 11: Kadın konukevine (sığınmaevine) nasıl başvurulur ve ne kadar süre kalınabilir?

• Şiddete uğrayan veya risk altında olan ve barınma ihtiyacı duyan kadınlar ile beraberlerindeki çocuklar, ŞÖNİM'ler (Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri), Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri, kolluk kuvvetleri (polis, jandarma) veya doğrudan sığınmaevleri aracılığıyla buralara yerleştirilebilir. Sığınmaevlerinde kalış süresi genellikle mağdurun durumuna, ihtiyaçlarına ve güvenli bir yaşama geçiş planına göre belirlenir; standart bir süre olmamakla birlikte genellikle ihtiyaç devam ettiği müddetçe destek sağlanır.

Soru 12: 6284 sayılı kanun kapsamında geçici maddi yardım alabilir miyim?

• Evet, kanun kapsamında mülki amir (vali/kaymakam) tarafından, şiddet mağduruna geçici maddi yardım yapılmasına karar verilebilir. Bu yardım, özellikle mağdurun temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığı durumlarda bir destek olarak sunulur. Başvuru için ŞÖNİM'lere veya doğrudan mülki amirliklere müracaat edilebilir.

Soru 13: Bu kanun kapsamında sağlık giderlerim karşılanır mı?

• 6284 sayılı kanun, mağdurların korunması ve desteklenmesini geniş bir çerçevede ele alır. Şiddet nedeniyle ortaya çıkan tedavi ve sağlık giderleri konusunda, genel sağlık sigortası kapsamında olmayan veya genel sağlık sigortası olsa bile karşılanamayan giderler için Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesinden destek sağlanması söz konusu olabilir. Bu konuda ŞÖNİM'lerden detaylı bilgi alınabilir.

Soru 14: Kimlik bilgilerimin ve adresimin gizlenmesi mümkün mü?

• Evet, mağdurun ve gerekirse diğer aile bireylerinin kimlik bilgileri veya adresleri gibi önemli bilgiler, güvenliklerini sağlamak amacıyla gizli tutulabilir ve resmi kayıtlarda farklı bilgiler kullanılabilir. Bu karar, mağdurun talebi ve durumun ciddiyeti değerlendirilerek hâkim tarafından verilebilir.

Soru 15: Şiddete uğradığıma dair delilim yok, yine de başvurabilir miyim? 

• Evet. 6284 sayılı kanun kapsamında tedbir kararı alınabilmesi için delil veya belge aranmaz. Mağdurun beyanı esas alınarak koruma sağlanabilir.   

Soru 16: Tedbir kararı ne kadar sürede çıkar? 

• Kanun, kararların mümkün olan en kısa sürede verilmesini amaçlar. Özellikle gecikmesinde sakınca bulunan acil durumlarda kolluk amirleri derhal tedbir alabilir ve bu karar hızla hâkim onayına sunulur.  

Soru 17: Şikâyetimden vazgeçersem tedbir kararı kalkar mı? 

• Tedbir kararları kamu düzenine ilişkin olup, şikâyetten vazgeçme doğrudan doğruya tedbir kararının kaldırılması sonucunu doğurmayabilir. Kararın kaldırılması için yine mahkemeye başvurulması ve şartların değerlendirilmesi gerekir.

Soru 18: Hakkımda koruma kararı varken şiddet uygulayan kişi karara uymazsa ne olur? 

• Tedbir kararının ihlali durumunda, şiddet uygulayan kişi hakkında zorlama hapsi uygulanır. İhlalin tekrarı halinde bu hapis cezası artabilir. Böyle bir durumda derhal kolluk kuvvetlerine veya savcılığa haber verilmelidir.  

Soru 19: 6284 sayılı Kanun kapsamında hükmedilen tedbir nafakası ödenmezse ne gibi bir yaptırımla karşılaşılır? 

• 6284 sayılı Kanun kapsamında tedbir nafakası, önleyici bir tedbirdir. Bu karara uyulmaması durumunda, şiddet uygulayan kişi, aykırılığın ağırlığına göre üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulabilir.

Soru 20: 6284 sayılı Kanun'a göre verilen uzaklaştırma kararlarında şiddet uygulayan kişinin yaklaşamayacağı belirli bir mesafe (metre olarak) belirtilir mi? 

• 6284 sayılı Kanun'da veya ilgili mevzuatta uzaklaştırma kararında belirli bir metraj bilgisi yer almamaktadır. Mahkemeler de kararlarında genellikle böyle bir mesafe belirtmezler. Önemli olan, şiddet mağdurunun şiddetten etkin bir şekilde korunmasının sağlanmasıdır.

Soru 21: Şiddet uygulayan kişi, mesleği gereği silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevlisiyse (polis, asker vb.), 6284 sayılı Kanun kapsamında silahına el konulabilir mi? 

• Evet, 6284 sayılı Kanun gereğince, şiddet uygulayan kişinin bulundurmasına veya taşımasına kanunen izin verilen silahların kolluğa teslim edilmesine karar verilebilir. Şiddet uygulayan kişi silah taşıması zorunlu bir kamu görevi ifa etse bile, bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi istenebilir.

Soru 22: 6284 sayılı Kanun kapsamında alınan tedbir kararları ne zamandan itibaren geçerli olmaya başlar? 

• Tedbir kararı, verildiği andan itibaren geçerlidir. Ancak hakkında karar verilen şiddet uygulayan kişinin tedbir kararını ihlal ettiğinden bahisle zorlama hapsi verilebilmesi için mutlaka şiddet uygulayan kişiye tebliğ edilmesi gerekmektedir.

Soru 23: 6284 sayılı Kanun kapsamında alınan uzaklaştırma kararı nasıl iptal edilebilir? 

• Uzaklaştırma kararının iptali için mahkemeye başvurulması gerekmektedir. Mahkeme, şartların değişip değişmediğini değerlendirerek bir karar verecektir. Şikayetten vazgeçme tek başına uzaklaştırma kararını otomatik olarak kaldırmaz.

Soru 24: 6284 sayılı Kanun çerçevesinde çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair kararlar nasıl yerine getirilir?

• Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilam ve tedbir kararları, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri (ADM) tarafından "çocuk görüşme merkezleri"nde gerçekleştirilir. Bu merkezler, çocuğun psikolojik olarak olumsuz etkilenmemesi için uygun şekilde düzenlenmiştir. Teslim sırasında ADM görevlisi (pedagog, sosyal çalışmacı vb.) bulunur. Gerekli durumlarda kolluk kuvveti de hazır bulunabilir. 

Soru 25: 10. 6284 sayılı Kanun kapsamında sağlanan barınma, danışmanlık gibi hizmetlerin ve alınan tedbir kararlarının masraflarını kim karşılar? 

• Kanun kapsamında sağlanan barınma, danışmanlık ve diğer destek hizmetlerinin masrafları genellikle devlet tarafından karşılanır. Geçici maddi yardım ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesinden sağlanır.

Soru 26: 6284 sayılı Kanun kapsamında tedbir kararına uymama durumunda uygulanan zorlama hapsi kararları kim tarafından infaz edilir?

• Tedbir 6284-sayılı-kanun-rehberi-tedbirler-süreçler-ve-sık-sorulan-sorularkararına aykırılık sebebiyle hükmedilen zorlama hapsine ilişkin kararlar, Cumhuriyet Başsavcılığınca yerine getirilir.

Soru 27: 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet mağduru ve şiddet uygulayan arasında arabuluculuk veya uzlaşma önerilebilir mi? 

• 6284 sayılı Kanun uygulamalarında, özellikle Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri'nde (ŞÖNİM), şiddet uygulayan ile şiddet mağduru arasında arabuluculuk ya da uzlaşma önerilemez. Kanunun temel amacı mağdurun korunmasıdır.

Soru 28: 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet mağdurunun işyerinin değiştirilmesi tedbiri hangi durumlarda ve nasıl uygulanır?

• Mağdurun hayati tehlikesi bulunması veya güvenliğinin risk altında olması durumlarında, hâkim tarafından koruyucu tedbir olarak mağdurun işyerinin değiştirilmesine karar verilebilir. Bu, mağdurun güvenliğini sağlamaya yönelik bir adımdır.

Soru 29: Tek taraflı ısrarlı takip eylemleri 6284 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilir mi ve mağdurlar korunur mu? 

• Evet, 6284 sayılı Kanun tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarını da kapsar ve bu kişiler de Kanun'un sağladığı koruyucu ve önleyici tedbirlerden yararlanabilirler. Israrlı takip, kişinin huzur ve sükununu bozma niteliğindeki eylemleri içerebilir.